top of page

Engellilerin Umudu Yapay Zeka


Engellilerin umudu yapay zeka

Yapay zeka her alanda büyük değişimler ve gelişimler vaad ediyor. Almanya’da yapılan yeni bir araştırma, görme engelli vatandaşlarımızın gerçek dünyada gezinmelerine yardımcı olmak için GPU ile çalışan, taşınabilir bir sistem geliştirdi. Daha önce de yapay zeka ile görme engelli vatandaşlarımızın belirlenen ve işaretlenen yollarda rahatça koşmaları sağlanmıştı. Bu kez sırtınızda taşıyacağınız bir laptop ve gözlüğünüze monte edebileceğiniz bir kamera ile normal insan gibi gezmek, görmek, karşıdan gelen arkadaşlarınızı tanımak ve selam vermek artık problem olmaktan çıkacak.


Ülkemizde maalesef fiziksel ve zihinsel özürlü çok sayıda vatandaşımız var. Bunların en zoru muhtemelen görme ve işitme. Tekerlekli sandalyeye mahkum olan veya bir tekerlekli sandalye bile bulamayan çok sayıda engelli vatandaşımız da var. Devletimiz engelli vatandaşlarımıza bir miktar sahip çıksa da, özürlü bir bireye sahip olan aileler, bu meseleyi sanki utanç verici bir şeymiş gibi düşünüyor ve çocuklarını topluma çıkarmama veya bir odaya kapatıp hayatını orada geçirmesini istiyor.


Ayrıca engelli vatandaşlarımız bir başkasının yardımı ve desteği olmadan dışarı bile çıkamıyor ve hep bir başkasına bağımlı yaşıyor. Hatta bazen yatalak babasına bakmak için hiç evlenmeyen, babası vefat edince bir işe girmediği için zor durumda kalan kızların hikayelerini duyuyoruz. Tam bu noktada yapay zeka devreye giriyor ve görmeyen gözlere görme, duymayan kulaklara işitme olayını çözmüş gibi görünüyor.


Yapay zekanın en önemli iki alanı olan Bilgisayarlı Görme (Computer Vision) ve Doğal Dil İşleme (NLP) ile artık görme ve işitme engelli vatandaşlarımız, Coğrafi Bilgi Sistemler (Geographic Information Systems - GIS) ile de tekerlekli sandalyeye mahkum insanlarımız başkasına bağımlı yaşamaktan kurtuluyor ve normal bir birey gibi seyahat edebiliyor, koşabiliyor ve konuşabiliyorlar.


Computer Vision veya Bilgisayarın gözü en büyük gelecek vaat eden yapay zeka alanlarından birisi. Yapay zeka dersi verdiğim öğrenciler, muhtemelen görselliği fazla olduğu için, en çok bu konudan etkileniyorlar ve bu konuda uzmanlaşmak istiyorlar. Çok rahatlıkla geliştirebileceğimiz bir yapay zeka modelini, gözlüğümüze monte edilebilen bir kameraya yüklediğimizde karşıdan gelen insanları yüz tanıma sistemleri ile tanıyıp Doğal Dil İşleme ile kimin yaklaşmakta olduğunu kulağınıza fısıldayabiliyor. Tam konuşma mesafesine geldiğinizde size durmanızı ve selam vermenizi söylüyor. Yine aynı yapay zeka algoritması yoldaki işaretleri okuyup anlayabiliyor. Yürüyüş alanlarında her bir nesneyi ve engeli tanıyor ve gerçek zamanlı olarak görme özürlü vatandaşlarımızı yönlendirebiliyor. Hatta makineler 2017 yılından bu yana insanlardan daha iyi görmeye başladılar. Bu sayede artık görme özürlü kişiler araba bile kullanabilir ve görmemek problem olmaktan çıkar.


Ayrıca Bilgisayarlı Görme, Doğal Dil İşleme ile birleştiğinde müthiş bir takım arkadaşı oluyorlar. Çünkü makine gördüğü nesneleri sese çevirmek zorunda. İşte burada doğal dil işleme devreye giriyor ve ve eğittiğimiz modeller gördüğü kişileri ve nesneleri kelimelere doğal dil işleme sayesinde döküyor. Resimler ve videolar bilgisayar için çok boyutlu matrislerden ibaret. Resimler piksellerden oluşur ve bu piksellerde RGB renk modeline göre 3 farklı renkten rakamlar vardır. Diğer bütün renkler RGB (Kırmızı - Yeşil - Mavi) renklerinin 0’dan 255’e kadar olan değerlerinden oluşur. Bu durumda resimler bilgisayar için Lineer Cebir’de ‘Tensor’ ismini verdiğimiz çok boyutlu matrislerdir. İşte kameralar kendisine daha önce gösterilen resimlerin matrislerine benzer matris gördüklerinde nesneleri ve insanları tanıyabiliyorlar.


Geçtiğimiz yıllarda yaz aylarında yaptığım bir bilimsel araştırmanın sonuçlarını Los Angeles’ta akademik bir ortamda anlatıyordum. İşitme özürlü bir öğrencimiz de izlemeye gelmişti. Üniversitemiz bu öğrenciye iki tane interpreter vermiş. Bu kişiler dönüşümlü olarak benim anlattıklarımı işaret dili ile işitme engelli öğrenciye anlatıyorlardı. Bu iki kişi, gün boyu bu öğrencinin derslerine giriyorlar ve profesörlerin derste anlattıklarını işaret diline çeviriyorlar ve bu öğrenci bu sayede üniversite okuyabiliyor.


Ancak bu işitme engelli öğrenci akşam evinde veya başka alanlarda olduğunda anlatılanları duyamıyor. Arkadaşlarının söylediklerini anlamıyor. Beraber ders çalışabileceği insanlar yok. Mesela havaalanında tek başına yolculuk yapıyor. Uçağa bineceği kapı numarası son anda değişti. O zaman yapılan anonsları duymayacağı için uçağı kaçırması kuvvetle muhtemel.


İşte yapay zekaya daha evvelki konuşmalar ve işaret dilindeki ifadeleri gösterilirse, sanal bir karakter ile bütün konuşmaların işaret diline çevrilmesi işten bile değil. Bu konuda da ciddi çalışmalar mevcut ve çok büyük başarılar elde edildi. Hal böyle olunca konuşulanları, duyuruları ve anonsları cep telefonu ekranında işaret diline çeviren bir uygulama ile işitme engeli artık engel olmaktan çıkıyor.


Yapay zekanın başka bir parlayan yıldızı ise coğrafi bilgi sistemleridir. Bu sistem sayesinde veriler haritalar üzerine yüklenebiliyor ve veri analizi ile hangi konumda ne iş yapılırsa başarılı olur ve bir işyeri en optimum düzeyde nasıl çalışır gibi veriye dayalı kararlar verilebiliyor. Otonom araçlar, coğrafi bilgi sistemleri, bilgisayarlı görme, RADAR ve LIDAR teknolojileri ile yollarını bulabiliyorlar. Bu teknoloji ile tekerlekli sandalyeye mahkum yakınlarımız cep telefonlarına gitmek istedikleri adresi girecekler veya söyleyecekler. Yapay zeka ile donanımlı araçlar onları kimseye muhtaç olmadan gitmek istedikleri yerlere götürecekler. Akrabaları ise bu araçları hem görüntülü, hem de harita üzerinde takip edip yakınımızın güvende olup olmadığını takip edeceğiz.


Gençlerimizde son zamanlarda gördüğüm şey çok vahim. Bilim insanlarına, bilim ve teknolojiye, yapay zekaya ilgi duyacaklarına, parası ve nüfuzu olan kişilere özeniyorlar, filmler ve diziler basit küfürler ve birbirinin tuzağını kuran sığ tartışmalardan ibaret.


On binlerce kişi milletvekili olabilmek için varlarını yoklarını satıp aday adayı başvurusu yapıyorlar, lakin bilim insanı olmak için aynı gayreti göremiyoruz. Dizilerde ve filmlerde uzay, bilim, teknoloji ve yapay zeka konuları sık sık işlenmeli. Yüksek teknoloji, yapay zeka, kuantum bilgisayar çağı kapıya geldi dayandı. Biz ise gereksiz siyasi tartışmalarla ömrümüzü harcıyoruz.


Zafer ACAR⎮Yapay Zeka Danışmanı

Comments


bottom of page