top of page

İkna’nın Gizli Şifresi: "Evet"

Nasrettin Hoca’ya atfedilen bir fıkra vardır. Fıkraya göre Bey’in çok sevdiği atı ölmüştür. Ahali bu durumu Bey’e söylemeye bir türlü cesaret edemez. Bey, üzüntüsünden bizi cezalandırır diye korkarlar. Son umut toplanıp hocanın kapısına varırlar ve hallerini ona anlatırlar. Hoca: -”Tamam, korkmayın. Ben hallederim meseleyi.” der. Ahali buna çok sevinir ve dualar ederek ayrılırlar hocanın yanından. Ertesi gün Hoca Bey’in yanına varır. Selamlaşmadan sonra: -Bey’im senin atın çok tuhaf bir hayvan. Yere yatmış bir türlü kalkmıyor. -Tamam -Dahası hiç ses de çıkarmıyor. -O da tamam -Üstelik hiç hareket de etmiyor. -İlahi Hoca, öldü desene sen şuna, anlamadın mı sen bunu. -Bak Bey’im, atının öldüğünü sen söyledin, ben söylemedim. Vaziyeti ve hocanın niyetini kavrayan Bey, tebessüm eder: – Allah verdi, Allah aldı Hocam, ne yapalım. Cana gelmesin. Ve ikramda bulunmak için Hocayı içeri buyur eder.


Burada Nasreddin hoca, samimiyet ve latifesini kullanarak Bey’i sinirlendirmeden atının öldüğüne ikna ediyor. Aslında burada Hoca ikna tekniklerinden birini kullanıyor. O da sonuç olumsuza gitse de evet üzerinden olumlu cümleler kurarak kişiyi ikna etmek. Literatürde “Sokrates’in Sırrı” ismiyle karşımıza çıkan bu teknik, daha çok “evet dedirtme tekniği (yes-yes technique)” ismiyle biliniyor.


İnsan ve Hayat-Ağustos 2017


bottom of page